27 Kasım 2010 Cumartesi

Domatesli Ekmek


 Cuma gunlerinin en sevdigim yanlarindan biri de is gunlerinden 2 saat daha fazla uyuyor olabilmem. Tabii bu 2 saat minik meleklerimin her 10 dakikada bir bahane ile yanima gelip biseyler sormalari ve benim onlara cevap vermem ve aralarda gozlerimi kapamam seklinde oluyor ama buna da sukur diyorum.

Bu cuma da yine miniklerin uyandirma cabalariyla kalkip, ogleden sonraki piknik programimiza yetisebilmek icin, en pratiginden guzel bir kahvalti hazirladim.


 Eger vaktim varsa uzun uzun oturmayi seviyorum sofra basinda. Uzun bir zamana yayilmis yemek ve sohbete bayiliyorum. En cok da kahvalti sohbetlerine... Yediklerim daha bi lezzetli, sohbet daha bi tatli geliyor.


 Hele de o sofralarda insanin sevdikleri, dostlari, canlari varsa keyif de katlaniyor tabii. Bu keyfin yaninda damaklarinizi da senlendirecek bir kahvaltilik olan domatesli ekmek  tarifiyle, herkese agiz tadiyla, muhabbetle, keyifle gecirecegi bir haftasonu ve kahvaltilar diliyorum.


 Domatesli ekmek icin malzemeler:
* 2-3 tane orta boy domates
* 100 gr beyaz peynir
* 1 tane yesil biber
*  ekmek
*  tuz, kekik, kirmizi pul biber
*  tereyag


Yapilisi:
* Domates ve yesil biberi minik minik dograyin.
* Beyaz peyniri catalla ezerek domates ve yesil biberle karistirin.
* Tuz, kirmizi pul biber ve kekigi de ekleyip karistirin.
* Dilimlediginiz ekmekler veya tost ekmeklerinin uzerlerine tereyag surup hazirladiginiz harctan koyun.
* Onceden isittiginiz firinda10-15 dk pisirin.

Afiyet Olsun . . .

21 Kasım 2010 Pazar

Kavurma


 Bu yil tatil yapamayinca bayrami iple cekmistim. Bes gun boyonca dinlenme ve vakitsizlikten yapamadigim, evle ilgili bazi duzenlemeleri yapmak icin iyi bir firsat diye dusunmustum. Bu dusuncelerle bayrama 1 kala girdim mutfaga. Tum gun ugrastim. Tatlilar, dolmalar, sarmalar . . . Mamalari onceden hazirlayayimda diger gunlerde yemekle vakit harcamayayim diye. Olmadi! Yine olmadi! Planladigim gibi olmadi.

  Test ettim, onayladim. Ne zaman bi' program yapacak olsam evdeki hesap carsiya uymuyor. Bu defa sikayetci degilim, hemde hic. Hatta memnun bile oldum. Cunku harika bir bayram gecirdim. Ama soz verdim kendime; bi daha program yok, ruzgar nereye eserse o yone. Hos plan program yapsam ne olacak, ruzgar her sekilde istedigi yone atiyor beni.

  Bayramin ikinci gunu on Turk aile konvoy seklinde Al Ain yonune ciktik yola. Colde bir ciftlik evinde, yerli bir ailenin konugu olduk. Kurbanlarimizi kestik, yedik, ictik uzuuun sohbetler ettik. Cocuklar oynamaya, ben onlari izlemeye doyamadim.
Gecenin bi yarisi dondugumuz Dubai' de iki kapi daha yapip eve zor attik kendimizi. Ertesi gun yapacagimiz etkinliklerin nesesiyle daldim uykuya.

..................................................................................................................................................................

Bayram namazindan itibaren baslayan tempomuz dun ise baslamamizla sona erdi. Hic dinlenemedim. Aksine coook yorgunum simdi. Ama guzeldi dedim ya, yorgunluga deydi.

  Her kurban bayraminda oldugu gibi bol bol kavurma yendi. Bende yaptim tabiii.
 

Olcu yok, tarif basit. Once etin yaglarini minik minik dograyip tencerenin veya sacin dibine koyun. Sonra kusbasi dogradiginiz etleri uzerine doldurun. Etler suyunu salip cekene kadar pisirin. altini kapatmadan tuz ekleyip karistirin. Hepsi bu.

Agiz tadiyla ve sevdiklerimizle daha nice bayramlara ulasmak dilegi ile,

 Afiyet olsun . . .

14 Kasım 2010 Pazar

Kendi kendime


 Seker hamuruyla ilk tanismamin hemen ardindan , evde tek basima, yardimcim Jubayra' nin dogumgunu icin bir kek hazirladim. Aslinda tek basima yapip yapamayacagimi cok merak ediyordum. Deneyip gormek icin guzel bir firsat oldu bu dogumgunu.

 Canim kizim pastaya bayildi, yakisikli oglumda pastaya ucundan yardim etti :)

 Ben ofiste calisadurayim, Jubayra simdi partisini kutluyor. Cocuklar oyle mutlular ki parti var diye, oyundan telefonuma bile gelmediler. Eylensinler bakalim, pastayla ilgili geri donusler nasil olacak ben en cok onu merak ediyorum.

11 Kasım 2010 Perşembe

Seker Hamuru ile Tanisma


  Inalilmaz yogun, stresli ve kotu gecen bir gunun sonunda tanistim seker hamuruyla. Oysa onceden planlamistim kendim icin en uygun, en rahat, en mutlu olabilecegim gunu. Ama olmadi. Evdeki hesap carsiya uymadi.
Yol boyunca "acaba vaz mi gecsem" diyerek gittigim ve verdigim sozden donmemek adina "yok yok katilmaliyim" dedigim gecenin sonunda, tum stresimden arinmis ve mutlu bir sekilde dondum evime.


 Daha kapidan girerken atmaya basladim uzerimdeki stresi. Ev sahibi ve egitmenimiz, Aksam Menusu blogunun yazari sevgili Nukhet' in "merak etmeyin, ilerleyen saatlerde stresten arinmis olacaksiniz" sozlerininin dogrulugunu da bizatihi tecrube etmis odum.

  Kapida bizi karsilamasindan  ugurlamasina kadar yuzunden hic eksik etmedigi gulumsemesi, sicak ve samimi davranislari, guzel ikramlari ve verdigi tum bilgiler icin sevgili Nukhet'e bir kez daha tesekkurler.

  Dun geceden elimde kalanlar ise;
birbirinden guzel ve sicacik uc insanla tanismis olmam, goruntusu ve lezzetiyle muhtesem bir pasta yapmis  olmam ve gulumseyerek hatirlanacak bir gece oldu.

2 Kasım 2010 Salı

Zeytinyagli Pirasa ve Sydneyden Nazan' a


  Sonunda bana da oldu; blogerlarin korkulu ruyasi basima geldi, fotograf makinem bozuldu! Bi sure boyle idare edecegiz sanirim. Cok uzgunum ama resimleri cep telefonumla cekmek durumundayim. Ne yapalim, basa gelen cekilir.

 Baslikta gordugunuz Sydneyden Nazan' i bircok bloger arkadasim taniyordur eminim. Bu yazim ona ithafen.

Bir zamanlar taze bir bloger varmis. Henuz kesfedilmedigi, oyle cok izleyeninin de olmadigi donemlerde bir izleyeni varmis ki hemen hergun bu blogu ziyaret eder ve postlara yorum birakirmis. Yorumlarin altina da Sydneyden Nazan diye yazarmis. Gel zaman git zaman Sydneyden Nazan Bloga ugramaz olmus, yada ugruyormusta yorum birakmaz olmus. Blog sahibi bu duruma cok uzuluyormus. Acaba ne oldu ki artik ugramiyor diye dusunmeye baslamis. Nazan' a ulasacagi bir e-posta adreside olmadigi icin blogundan seslenmeye karar vermis ve soyle demis: Sydneyden Nazan nerelerdesin? Duy sesimi lutfen, gelip gidiyorsan bi ses ver ama, yorumlarini ozledim!

 Gelelim pirasamizin tarifine. Zeytinyaglilarda salca pek kullanilmaz ama biz renkli seviyoruz, bi de soguk degil sicak yedik bu defa. Ve boool limonlu tabiki. Dilerseniz icine biraz da pirinc atabilirsiniz.

  Malzemeler:
* 1kg pirasa
* 1 bas sogan
* 3 tane orta boy pirasa
* 1 corba kasigi domates salcasi
* Zeytinyag
* Tuz, limon

  Yapilisi:
* Havuclari halka halka dograyip zeytinyaginda karistirarak birkac dakika pisirip soganlari ekleyin.
* Salca ve dogradiginiz pirasalarida ekleyip bir kac dakika daha pisirin.
* Uzerini iki parmak gececek kadar su ekleyip pisirin.
* Ocaktan indirmeden bir iki dakika once limon suyu ve tuzunu ekleyin.
* Dilerseniz soguk, dilerseniz sicak olarak servis yapin.

Afiyet Olsun. . .






Related Posts with Thumbnails